Tasarımcısı olan Louis Reard yaratacağı etkiyi tahmin etmiş olacak ki 1946da kadınları kuruması zor ve rahatsız olan mayolardan kurtarmak için yaptığı iki parçalı ve vücudu daha az kapatan yeni yüzme giysilerine atom bombasının ilk test edildiği yer olan Bikini Adası'nın adını verdi. Böylece plaj giysileri sadece yüzerken kullanılan parçalar olmaktan bir adım öteye geçerek kendi moda rüzgarını estirmeye başladı.

Başta çok tepki çeken hatta yasaklanan bu yeni moda anlayışı zamanın sanat ve moda ikonlarının da çok fazla tercih etmesiyle önlenemez yükselişini sürdürdü ve günümüzde kendine mayo, bikini, mayokini, tankini vs. gibi çok fazla varyasyona sahip ürünlerden oluşan bir skala yarattı.

Elbette plaj modası denilince akla gelen ilk şey yüzme giysileri olsa da tamamlayıcı parçalar olan plaj elbiseleri, pareolar, terlikler, şapkalar, çantalar ve diğer tüm aksesuarlar da hayli önem kazandı. Böylece plaj modası kendine koca bir sektör yaratmış oldu.

Kadınların yüzlerce yıldır genlerine kodlanmış olan ve modern zamanlarda popüler kültürün onlara aşıladığı "her durumda güzel görünme" arzusu modanın her alanında olduğu gibi bu tarafında da işleri değiştirmedi. Kaldı ki tesettür giyim bile bundan nasibini aldı. Günümüzde tesettür plaj giyimi denildiğinde bile kadınların çok fazla seçeneğe ulaşması mümkün.

Duruma sadece kadınların tarafından bakmak da biraz eksik kalıyor dersek yanlış olmaz. Zira plaj modası erkekler için de yaratıcılığını konuşturuyor. Üstelik bununla kalmıyor ve çok fazla da talep görüyor. Farklı şekil ve boydaki erkek mayo ve şortları her zaman kendine göre bir alıcı buluyor.

Son yıllarda popüler hale gelen beach club kültüründe de kendi şıklık yarışını yaratan bu moda kolu önümüzdeki uzun zaman diliminde de iddiasını sürdürecek gibi görünüyor.